İşlemle aynı gün sıcak banyo yapılmaz. Güneş koruyucu kullanılmalıdır.

Kişiden alınan kan, özel bir PRP kiti ile ayrıştırılır; plateletten zengin plazma hedef dokuya, sorunlu bölgeye minik iğneler yardımı ile uygulanır. Fraksiyonel lazer, fraksiyonel radyo frekans (iğneli radyo frekans, altın iğne), mikro iğneleme (dermapen, dermaroller, mesopen) uygulamalarından sonra da PRP serumu cilde sürülebilir. Bu sayede, PRP açılan gözeneklerden kolayca emilir.

PRP tedavisi genellikle 2-4 hafta aralıklarla yapılır. Genellikle   2-4 seans uygulanır. Tedavi aralıkları ve seans sayısı genellikle tedavi edilecek bölgeye ve kişiye göre değişkenlik gösterebilmektedir.

Kanser hastalarına, kan hastalığı olanlara, otoimmün hastalığı olanlara, uygulama yapılacak bölgede enfeksiyon ve iltihap olanlara, hamilelere ve emzirenlere uygulama yapılmaz.

PRP tedavisi cildin kendini yenileme esasına dayandığından, tedavi sonucunu hemen beklemek yanlıştır. PRP tedavisinin sonuçları enjeksiyondan 2 hafta sonra gözlenmeye başlar, 2. Ay sonunda oldukça belirgin bir hal alır ancak iyileştirici etki 6. Ay sonuna kadar devam eder. Estetik amaçlı PRP uygulamalarından sonra ciltte sıkılaşma ve sarkmada azalma, kırışıklıklarda hafifleme, ciltteki lekelerde aydınlanma, cilt renginde parlaklık ve izlerde azalma meydana gelir. Saçlı deriye yapılan uygulamalardan sonra saç kalınlığında artış ve seyrek alanlarda yoğunlaşma görülür.

PRP tedavisinde gerçek bir PRP kiti kullanıldığında, tamamen otolog bir sistem olduğundan ve kişiye özel olmasından dolayı herhangi bir yan etki beklenmez. Alerji riski yoktur.

PRP uygulaması sonrasında kişi normal hayatına devam edebilir. Kişide iş ve sosyal yaşamı etkileyecek herhangi bir görüntü oluşmaz. Bazı durumlarda uygulamada kullanılan iğnelere bağlı olarak küçük ve geçici morluklar, kızarıklıklar oluşabilir. İşlemden sonra buz kompresi uygulamak bu yan etkiyi hafifletir.

PRP lazer, radyo frekans, ışık tedavileri ve mezoterapi gibi yöntemlerle bir arada uygulanabilir. Bu tür işlemlerden sonra PRP’nin serum şeklinde kullanımı bu yöntemlerin etkinliğini artırarak, iyileşme sürecini hızlandırmaktır.

Hayır, bazı derin kırışıklıklarda iyileşme olmasına rağmen kırışma tamamen ortadan kalkmayabilir. Derin olmayan ve yeni beliren kırışıklıklar ise zamanla yok olur. Fakat botoks yeni veya eski, yüzeysel veya derin tüm kırışıkların derinleşmesini engeller.

Ehli olmayan ve yüz anatomisini bilmeyen kişiler, özellikle kuaför, hemşire vs tarafından botoks yapıldığında, ifadesiz yüzler, şeytan bakışlar, çarpık ağızlar ve göz kapaklarında düşme, asimetriler ortaya çıkabilir. 

Botoks uygulaması etkisi yaklaşık 4-6 ay kadar sürer. Erkeklerde kaslar daha kuvvetli olduğu için botoks etkisi de daha az sürer ve hareketlenme 3-4 ayda bile başlayabilir. Bunu yanı sıra kasları zayıf olan kişilerde ve tekrarlayan botoks uygulamalarında etki 8-9 aya kadar çıkabilir. Genel olarak botoks uygulamasının 4-6 ayda bir tekrarlanması önerilir.

Botoks uygulamaları etkisi geçtiğinde, yani ortalama 4-6 ayda bir tekrarlanır. Bu süre kişinin kas yapısına ve daha önce yaptırdığı botoks seans sayısına göre değişir ve uzayabilir. Botoks seansları arttıkça kas zayıflar, mimikler azalır ve daha az bir dozla aynı etki sağlanabilir.

Plastik Cerrahide botoks el, ayak tabanı ve koltukaltı terlemesini durdurmak ya da azaltmak için ve bazen de migren tedavisinde kullanılır.

Hayır. Belirli dozlarda ve belirli bölgelerde uzman hekimlerce kullanıldığında botoksun uzun süreli kullanımlarında bir sistemik yan etkisi veya zararı görülmemiştir.

Çok ince iğnelerle belirli yüz noktalarına yapılır ve fazla bir ağrıya neden olmaz. İşlem öncesinde cildin lokal anestezi içeren bir krem ile uyuşturulması ağrıyı daha da azaltır.

Yüz uygulamaları ve koltukaltı uygulamalarının tamamı birkaç dakikada biter ve hemen günlük yaşama dönülebilir.

Aslında yoktur. Kırışıklık oluşmaya başlamışsa, kişinin mimik yoğunluğuna ve kas kuvvetine bağlı olarak çok genç yaşlarda, 18 yaşında bile botoks yapılmaya başlanabilir. Botoks tedavisinde bir alt ve üst yaş sınırı belirlemek gereksiz.

Hayır, ehli ellerde yapılan uygulama sonrasında yüz ifadesinde bir değişiklik olmayacaktır. Botoks, mimikleriniz ile oluşan kırışıklıkların hafifletilmesi için kullanılan bir yöntemdir, mimiklerinizi yok etmez.

Botoks öncesinde aspirin, E vitamini, ginseng, gingko biloba gibi kanamayı artırıcı ilaçların kesilmesi iyi olur.

Uygulama sonrası yüzüstü 1 gece yatılmaması, enjekte dilen bölgelerin ovuşturulmaması, masaj yapılmaması önemlidir.

Botoks uygulamalarının bir riski yoktur fakat hamilelere uygulanması uygun değildir. Uygulama sonrası iğne giriş yerlerinde bazen birkaç gün içinde geçen morarma oluşabilir. Botoks uygulaması, tümör, kanser yapmaz. Uygulamanın kendisi alışkanlık, bağımlılık yaratmaz. Botoks kaslarınızı eritmez sadece geçici olarak durdurmaya yarar. 

Hayır. Botoks etkisi geçtiğinde göreceğiniz yüz, uygulama öncesi yüzünüzdür. Daha kötü bir hal alması olası değildir. Botoks uygulamalarına devam edildiğinde yüzünüzde daha pırıltılı, daha az kırışık, sağlıklı ve genç bir bakış elde edilir ki uygulama sonlandırılsa da bu etki uzun süre devam edecektir. Düzenli botoks yüzün kırışıklık açısından yaşlanmasını önler.

Hayır. Hastalar tarafından çok karıştırılsa da botoksun dolgunlaştırma özelliği yoktur

Hayır, Botoks yılan zehiri değildir; bir bakteri (Clostridium botulinum) toksinidir.

İnce uçlu iğneler ile yapılan bu uygulamada derinin orta tabakasına yapıldığı ve derine inilmediği için hafif ağrı hissedilebilir.

Mezoterapi uygulaması uzun süren bir işlem değildir. 10 ile 30 dakika arasında süren bir işlemdir.

Mezoterapi uygulamaları yaklaşık 10 seans sürmektedir.

Mezoterapi sonrası yan etki çok görülmese de hassas ciltli bireylerde alerjik reaksiyonlara rastlanabilmektedir. Bu nedenle mezoterapi yaptırmadan önce uzman doktorunuz ile görüşmelisiniz.

Göz altı ışık dolgusu uygulamasından sonra hafif şişlikler meydana gelebilir. Ancak bu şişlikler, 1 hafta içerisinde kaybolur. İşlemin yapıldığı gün sıcak duş almaktan ve hareketli spordan uzak durulmalıdır. Uygulamanın hemen sonrasında normal hayatınıza dönmeniz mümkündür. 

Göz altı ışık dolgusu yaptıranlar işlem esnasında herhangi bir ağrı duymaz. Zira işlem öncesinde uygulama bölgesine anestezik bir madde sürülmektedir. 

Ortalama 20-30 dakika süren ve tamamen ağrısız geçen uygulamanın sonrası da aynı şekilde ağrısız geçmektedir.

Uygulamanın yapılma amacı, göz altı bölgesinde meydana gelen çöküklük, yaşlanmaya bağlı sönme ve daha koyu görünüm gibi olumsuz etkilerin ortadan kaldırılmasıdır. Bu nedenle, göz altı ışık dolgusu 18 yaşından itibaren uygulanabilir.

Göz altı ışık dolgusu, ne yazık ki kalıcı bir uygulama değildir. Ancak uygulamanın etkisi, işlemde hyalüronik asidin kullanılması hasebiyle uzun bir süre devam eder. Her ne kadar kişiden kişiye farklılık gösterse de uygulamanın etkisi en az 1,5 yıl sürmektedir. 

Göz altı ışık dolgusunun etkisi kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Bu uygulamanın tekrarlanması için herhangi bir sınırlama bulunmayıp, işlemin etkisinin azaldığı görülürse tekrarlamak mümkündür.